ATATÜRK DÖNEMİNDE ÇOCUK SAĞLIĞI

Askeri mücadelenin kazanılmasının ardından başlayan Türk Devrimi ile beraber devlet ve toplum hayatında büyük değişimler yaşandı. Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde başlayan Türk Devrimi’nin hedeflerinden bir tanesi de ülkede çocuk hayatını ilgilendiren gelişmeler olmuştur. Kamuoyuna çocukların vatanın bekçisi, geleceğin teminatı olduğu anlatılırken diğer taraftan da bu yönde çalışmalar yapılmıştır.

Neslin doğal devamlılığının sürdürülmesinde anne ve çocuğun ruhsal ve bedensel sağlığının yerinde olması gerekmektedir. Ancak 20. yüzyılda Anadolu’da bu konuda ciddi sorunlar yaşanmaktaydı. Bu sorunlardan bir tanesi çocuk ölümleriydi. Hâlbuki çocuğun ölümü demek neslin tükenişi demekti. Bu tükenişi engellemek için; toplumun bilinçlendirilmesi, sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması, aileye yönelik sosyal ve ekonomik yardımların yapılması gerekiyordu.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’de çocuk ölüm oranının diğer ülkelerden çok daha yüksek olması, devletin bu konuda bir siyaset yaratma ve gerekli uygulamaları yerine getirme lüzumunu ortaya koymayı gerekli kılmıştır. Bunun için; Himaye-i Etfal Cemiyeti, Anneler Birliği, Süt Damlası, Çocuk Yuvaları, Kalender Öksüzler Yurdu, Doğumevleri, Gündüz Bakım Evleri-Kreşler, Çocuk Bahçeleri, Türkiye Hilal-İ Ahmer Cemiyeti, Türk Maarif Cemiyeti gibi kurumlar Atatürk Dönemi’nde meydana getirilmiştir.

Devletin mücadele verdiği en önemli hastalıklardan bir tanesi verem hastalığı idi. Bebekleri ve çocukları veremden korumak için dikkat edilmesi gereken hususlar topluma anlatılmaya çalışılmaktaydı. Yerlere tükürmek, çocukları öpmek, kirli besinler yedirmek, aynı bardaktan içmek, aksırmak, öksürmek gibi alışkanlıklar bu hastalığa uygun ortam hazırlamaktaydı.

Doktor Refik Saydam’ın, Sağlık Bakanlığı yaptığı dönemde bulaşıcı hastalıklardan korunma ve halk sağlığı çalışmalarında önemli çalışmalar yapılmıştır. Bu döneminde en çok mücadele edilen bulaşıcı hastalıklar; sıtma, verem ve trahom olmuştur. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın bu çalışmaları Atatürk tarafından da fark edilip takdir edilmişti. 01.11.1934 tarihli konuşmasında “Ulusun, ulus gençlerinin, çocuklarının sağlıkları, sağlamlıkları, gürbüzlükleri üzerine düştüğümüz çok gerekli bir dirilik iştir. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın bu yönden bize kıvanç verecek çalışmalar yapmakta olduğunu görmekteyiz” demiştir.

Efsane Sağlık Bakanı Doktor Refik Saydam’ ın yanında, çocukların bedensel ve ruhsal gelişimi için fedakârca çalışan; Selim Sırrı Tarcan (spor insanı), Sabiha Derviş Sertel (gazeteci-yazar), Doktor Fatma Reşid, Doktor Mehmet Fuad, Doktor Fuat Umay, Doktor Safiye Ali, Doktor İhsan Hilmi gibi isimleri de anmadan geçemeyiz.
Sevgili çocuklar, dünyanın ve ülkemizin başındaki Kovid-19 adı verilen, korona virüs salgını sebebi ile okullarınızdan şimdilik uzaktasınız. Bundan sonraki 23 Nisan’ı şen şakrak, cıvıl cıvıl, rengârenk bir ortamda dışarıda kutlayacağız. Ve siz çocuklar umudumuzu yeşertmeye devam edeceksiniz. Bugün olduğu gibi.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyor, geleceğimizi emanet ettiğimiz çocuklarımıza sağlıklı mutlu bir gelecek diliyorum.

 

Yazar Öğretmenim Dergisi

Öğretmenim Dergisi

Diğer Haber

DİKKAT ÇEKEN MEDYA ARAŞTIRMASI

“Çocukların Yeni Medya Kullanımı ve Siber Zorbalık Araştırması” verilerini Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kamuoyuna …