ÖDEV KARARINDA OLMALI

Dünyada ödev denilince akla ilk gelen isimlerden Duke Üniversitesi Psikoloji ve Sinirbilimi Bölümü’nden Prof. Dr. Harris Cooper, öğretmen ve aileleri uyarıyor: “Eğer bir ikinci sınıf öğrencisi eve iki saatini alacak ödevlerle geliyorsa, bu hiç iyi değil. Aynı zamanda 11’inci sınıftaki bir diğeri de ödev başında 5 saatini geçiriyorsa bu da çok fazla yük demek.”

ÖDEV YAPAN ÖĞRENCİLER DAHA BAŞARILI
‘Ev ödevleri akademik başarıyı artıyor mu?’ araştırması bir gerçeği güçlü bir şekilde gözler önüne seriyor. Ödev yapan öğrenciler, yapmayanlara göre okulda daha başarılı. Fakat araştırma ayrıca ödevlerin miktarının ve türünün de çocuğun gelişim düzeyine göre verilmesi gerektiğini de ortaya koyuyor. Öğretmenler genellikle ‘10 dakika kuralı’nı uyguluyor. Öğrencinin okuldan eve geldiğinde ödev için harcaması gereken dakikanın, bulunduğu sınıfa göre verilmesi gerektiğini söylüyor. Yani buna göre, ilkokul ikinci sınıftaki bir öğrenci için ödev başında geçirilmesi gereken süre 20 dakika olmalı.

SÜRE ARTIKÇA VERİM DÜŞÜYOR
Ev ödevinde süre arttıkça verim de düşer. Çok az ödev iyi değil, çok fazlasınınsa faydadan çok zararı var. Peki öğretmenler ne yapmalı? Bir öğretmen kendi deneyimlerini ödev verirken kullanmalı. Deneyimler ve araştırmalardaki kanıtları biraraya getirerek çocuklar için en optimal süreyi belirlemek gerekiyor. Eğer ödevin kalitesi ve miktarı uygun olursa, aileler de şikâyet etmeyecek.

AİLELERE FİKİR VERİYOR
Ev ödevinin bağımsız öğrenme ve sorumlu karakter özelliklerinin gelişmesinde olumlu etkisi olabilir. Bunlar ilerleyen yıllarda hayati beceriler halini alabilir. Örneğin, öğrenci ileride iş hayatına atıldığında becerilerini yeni şeyler öğrenerek geliştirebilecek yapıda olur. Ayrıca ev ödevi ailelere, okulda neler olduğu ve çocuklarının akademik yönden zayıf ve güçlü yönlerini görmesine de fırsat verir. İki veli bir kere bana çocuklarının öğrenme bozukluğu olduğunu, ev ödevleri bunu onlara gösterene kadar inanmayı reddettiklerini söylemişti. Belki 20 dakika boyunca velileri de işe dahil etmeli ve televizyon izlemek için ayırdıkları zamandan biraz almalı. Tabii ki anne-babaların çocuklarıyla yediği akşam yemeğini ya da birlikte yapılan interaktif oyun zamanlarını kastetmiyorum.”

Yazar Öğretmenim Dergisi

Öğretmenim Dergisi

Diğer Haber

Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Türkiye’de Bir İlk: Su Okuryazarlığı Merkezi Kuruldu

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) çevre bilinci ve sürdürülebilir su yönetimi alanında Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Su …