DEZAVANTAJLI ÇOCUKLARA SEYYAR OYUN ALANI

İstanbul Bilgi Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü son sınıf öğrencisi Beyza Özmen, doğal malzeme olarak tanımlanan ahşaptan çocuk oyun alanı tasarladı. Özmen, bitirme projesi olan ‘Seyyar Oyun Alanı’ ile özellikle dezavantajlı mahallerde yaşayan çocukları akranlarıyla buluşturmayı hedefliyor.

 Oyun oynamak, çocukların günlük rutinlerinin en önemli parçalarından biri. Bugünün kalabalık şehirlerine baktığımızda kentler tasarlanırken çocukların ihtiyaçlarının göz ardı edildiğini görüyoruz. Özellikle şehirlerin yoksul mahallelerinde gözlemlenen oyun alanı eksikliği nedeniyle çocuklar tabakalı ve iç içe geçmiş binalar arasındaki dar sokaklar arasına sıkışıyor.

İstanbul’un dezavantajlı mahallelerinde yaşayan çocuklar için oyun alanını erişilebilir kılmak amacıyla İstanbul Bilgi Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü son sınıf öğrencisi Beyza Özmen ‘Seyyar Oyun Alanı’ ismini verdiği bir proje tasarladı. Şehrin çeşitli sokaklarında gördüğü seyyar dönme dolaplarından esinlenerek dezavantajlı mahallelerde yaşayan çocuklar için tasarladığı proje, bir römork çekme kancası sistemi ile her yere götürülebiliyor. Proje, 6-9 yaş çocukları üzerinden kurgulandı. Çocukların enerjilerini harcamak için yaptığı hareketleri gözlemleyen Özmen, günlük enerji harcama ihtiyaçlarını dikkate aldı. Oyun alanı aynı zamanda çocukların deneyerek ses yaratabilecekleri oyun elemanlarını da içeriyor.

Oyun alanı hazır bir römork üstünde metal profil iskeletler kurarak inşa edildi. Modüllerde çocukların dokunacağı planlanan bütün yüzeyler doğal bir malzeme olan ahşaptan yapıldı. Oyuncağın maliyeti römork hariç 10 bin, römork ile birlikte 13 bin TL.  Projenin seyyar dönme dolabından farkı oyun alanını lokal sivil toplum kuruluşları ve belediye desteği ile mahallelere ulaştırılabiliyor olması. Proje ile İstanbul’un dezavantajlı mahallelerinde yaşayan çocuklara oyun alanını erişebilir kılmak hedefleniyor.

 Müzik aletlerinden ilham alınarak yapıldı

Beyza Özmen, çocukların oyun alanında enerjilerini dört ayrı modül üzerinde atacaklarını vurguladı. Modülleri vurmalı çalgılardan esinlenerek tasarladığını belirten Özmen, “Oyun alanının merkezinde duran ve döndürerek kullanılan modülü wooden agogo’dan esinlenerek tasarladım. Ahşap topları çekerek ahşap yüzeylere fırlattıkları modülde ise davul gibi vurmalı çalgılardan esinlendim. Ayak ve el ile itip çekme hareketi yaptıkları modülü kalimba ve metelefon gibi müzik aletlerinden ilham aldım. Bu modülde ritmin hızını çocukların hızı var ediyor. Bu oyun alanında çocuklar koşma, itme, çekme, vurma, vururken uzanma, eğilme gibi hareketler yapıyor” dedi.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü son sınıf öğrencisi Beyza Özmen, şimdi sivil toplum örgütleri ve belediyeler ile görüşerek projesini hayata geçirmeyi hedefliyor. En büyük arzusu oyun alanı olmayan, yaşamının en güzel bölümünü oyun oynayarak geçiremeyen çocuklara ulaşmak.

Yazar Öğretmenim Dergisi

Öğretmenim Dergisi

Diğer Haber

ÖZEL OKULLAR DÜN ve BUGÜNLERİNİ MASAYA YATIRDI.

(Hami Koç / Özel Öğretim Kurumları Eğitim Lideri) ÖZKUR-BİR tarafından Kocaeli The Sign Termal Otelde …