Öğretmenim Dergisi İdealist bir yaklaşımla ve tüm zorluklara karşın yayın hayatını 10 yılı aşkın süredir kesintisiz sürdüren dergimiz, gücünü ilkeli ve tarafsız yayıncılık anlayışından almaktadır.
İLGİLİ YAZILAR
İzmir’de teknoloji bağımlılığına karşı mücadele başlatan anaokulu öğrencileri, teknolojinin faydalı bir şekilde de kullanabileceğini göstermek amacıyla kendi çizgi filmini yaptı.
İzmirli anaokulu öğrencileri, teknolojinin faydalı bir şekilde kullanabileceğini göstermek amacıyla kendi çizgi filmini yaptı.
“Dedemin gözlükleri” adlı parmak oyununu senaryoya dönüştüren 5 yaşındaki çocuklar, çizgi filmdeki 3 karakteri çizdi, sınıftaki materyalleri kullanarak dekor oluşturdu.
Karakterlerin seslendirmesini de yapan minikler, büyüklerden aldıkları destekle yine teknolojiyi kullanıp hikayelerini çizgi filme dönüştürdü.
Anaokulu öğrencileri, teknoloji bağımlılığı ve zararları konusunda farkındalık oluşturarak teknolojinin doğru kullanıldığında faydalı olduğunu göstermeyi hedefliyor.
Karşıyaka Atakent Aysel Salih Baysak Anaokulu ve Ege Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Eğitim Öğretmenliği Bölümü iş birliğiyle gerçekleştirilen “Küsen gözlükler” adlı çizgi film, velilerden beğeni aldı.
“Teknolojiden soyutlanamazlar”
Okul öncesi öğretmeni ve proje koordinatörü Halide Ersoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknoloji bağımlılığının küçük yaşlarda başladığını, anaokulu çağındaki çocukların tablet, akıllı telefon gibi cihazlarda uzun süre zaman geçirdiğini belirterek, bunun çocuk üzerinde zararlara neden olabileceğini söyledi.
Bu duruma karşı okulda seminer düzenleyerek velileri bilgilendirdiklerini aktaran Ersoy, çocukların teknolojiden soyutlanamayacaklarını ancak onu doğru şekilde kullanabilmelerinin sağlanabileceğini kaydetti.
Projenin çocukların teknoloji bağımlılığını engellemek, teknoloji kullanımını olumlu hale getirmek için ortaya çıktığını vurgulayan Ersoy, şunları dile getirdi:
“Sınıfta neler yapabileceğimizi konuştuk. Çok iyi bildikleri parmak oyununu çizgi filme dönüştürmeye karar verdiler. Senaryosunu yazdılar. Senaryoda 3 karakter var. Adlarını da kendileri koydu, Pekmez dede, torunu Zeynep ve gözlük. Senaryo Pekmez dedenin bir sabah uyandıktan sonra gözlüğünü bulamaması ve torunun onu aramasını içeriyor.”
Senaryo belirlendikten sonra çocukların karakterleri çizdiğini, sınıftaki oylama ile hangi çizimlerin filmde kullanılacağının belirlendiğini anlatan Ersoy, sahneye göre dekor hazırladıklarını ifade etti.
Ersoy, teknolojiden faydalanan çocukların karakterlerin diyaloglarını cep telefonlarına kaydettiğini belirterek, üniversite öğrencilerinin desteğiyle film haline getirdiklerini söyledi.
Filmin velilere de izletildiğini dile getiren Ersoy, hem çocukların hem de velilerin gurur duyduğu bir işin ortaya çıkarıldığını, çocukların üretmenin, başarmanın mutluluğunu yaşadığını sözlerine ekledi.
“Kendi filmimiz yapmak çok güzel”
Öğrencilerden Bade Şengel ise banyo ve mutfağın dekorunu hazırladığını anlattı.
Dekoru yaparken sınıftaki materyalleri kullandıklarını aktaran Engel, “Kendi çizgi filmimizi yapmak çok güzeldi. Çizgi film nasıl yapılır onu öğrendim.” dedi.
Sıla Amin Gündüz de “Pekmez dede” karakterini çizdiğini ifade ederek, resim çizmeyi çok sevdiğini belirtti.
Filmi çok beğendiğini anlatan Gündüz, yeni filmler yapmak istediğini dile getirdi.
