OECD’nin yeni raporuna göre eğitim seviyesi arttıkça depresyon riski azalıyor. Kadınlar depresyona daha meyilli. Türkiye ise OECD ülkeleri arasında en kaygılı üniversite mezunlarının olduğu ülkelerden biri.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), ‘Eğitimle Depresyonun İlişkisi Nasıl?’ raporunu yayınladı. Avrupa Birliği’nin (AB) 28 ülkede 25-64 yaş arasındakilerle yaptığı anket verilerinden faydalanılan rapora göre, eğitimli insanlar daha az depresyon yaşıyor. Finlandiya ve İsveç hariç, ülkelerin hepsinde en depresif grup ise ilkokul ve ortaokul mezunları.
ÜNİVERSİTELİLERDE DÜŞÜK
Eğitim seviyesi arttıkça depresyon da geriliyor. Ülkelerin neredeyse hepsinde en kaygılı grup ilkokul ve ortaokul mezunları, onu lise ve üniversite eğitimini tamamlayanlar takip ediyor. Ancak istisnalar da var. İskandinav ülkelerinden Finlandiya ve İsveç’te ilkokul, ortaokul ve lise mezunları benzer oranlarda depresyondan muzdarip. Tüm ülkelerde, üniversite mezunlarında bu risk biraz daha düşüyor.
Eğitim seviyelerine göre depresyon düzeyinin değişmesinde en önemli etkenlerden birinin istihdam olduğu belirtiliyor. İşsizlik, az eğitimliler için daha büyük bir problem. Bu da kişinin yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor. Ancak depresyon, eğitimin aksamasına da neden olabiliyor. Depresyona yatkın kişilerin eğitimlerini yarıda bırakma riski artıyor.