Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK) Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal, Türkiye’de özel okul sayıları artarken, akademik başarının da göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Özel okul açılışlarının mevcut durum göz önüne alınarak, bir planlama dahilinde yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konudaki teklifimizi Milli Eğitim Bakanlığının değerlendirmesine sunduk.” dedi.
TÖZOK Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal ile Özel Eğitim-Öğretim Derneği (ÖZDEBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Naci Atalay, özel okul sayılarındaki artış ile okullarda ağırlıklı olarak ocak-şubat aylarından itibaren başlayan bursluluk sınavları ve erken kayıt döneminde velilerin dikkat etmesi gereken noktalara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Velilere çeşitli olanakların sunulduğu erken kayıt sürecinde okul hakkında iyi bilgi edinilmesi gerektiğini aktaran TÖZOK Başkanı Dal, “Tercih yapılacak okul hakkında mutlaka yeterli araştırma yapılmalı, veliler kayıt yaptırmadan önce okulu görmeli, tanımalıdır. Okulun eğitim başarısı, öğrenciye sunulacak akademik olanaklar, öğrencinin kişiliğini geliştirecek ortamın varlığı gibi alanlar belirlenmeli.” ifadelerini kullandı.
Eğitim ve öğretimin kamuoyu tarafından çoğunlukla aynı şeyler olarak algılanmasına karşın, ayrı kavramlar olduğuna dikkati çeken Dal, eğitimin mutlaka öncelikli talepler içinde olmasının dikkate alınması gerektiğini kaydetti.
“Özel okul açılışları bir planlama dahilinde yapılmalı”
TÖZOK Başkanı Nurullah Dal, son yıllarda özel okul sayılarındaki hızlı artışa ilişkin olarak da özel okul açılışlarının Milli Eğitim Bakanlığınca belirlenen standartlara göre yapıldığını anımsattı.
Nurullah Dal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özel okul sayısının çoğalması bizi memnun eder. Ancak hedefler daima akademik alandaki başarıya yönelmeli, eğitim ön planda olmalıdır. Özel okullar eğitim teknolojileri alanındaki gelişmeleri yakından takip etmeli ve öğrencilerine bu imkanları sunmalıdır. Bu bağlamda eğitimin kuruma maliyeti bellidir. Ayrıca mevzuatın belirlediği bir ücret politikası bulunmaktadır. Dolayısıyla ekonomik fiyatın sunulmasındaki yaklaşımı velilerimizin iyi değerlendirmesi gerekir. Tabii ki burada ücreti ekonomik olmayan okul iyidir şeklinde bir şeyi kastetmiyorum, sözünü ettiğim makul olanı bulmak anlamında. Özel okul açılışlarının mevcut durum göz önüne alınarak, bir planlama dahilinde yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konudaki teklifimizi Milli Eğitim Bakanlığının değerlendirmesine sunduk.”
“Okulun sınav başarısını tek belirleyici olarak görmeyin”
ÖZDEBİR Başkanı Atalay ise özel okullarda başlayacak erken kayıt dönemlerine ilişkin de velilere şu uyarılarda bulundu:
“Çocuklarımızın geleceği için en önemli karar anlarından biri olan okul tercihinin, anne-babalar için de zorlu bir süreç olduğunu biliyoruz. Velilerimiz, tercihlerini çoğunlukla okulların başarı sıralamasını baz alarak yapmakta. Bu tabii ki önemli, ancak tek başına yeterli olabilecek bir kriter değil. Sınav başarısının tek belirleyici olarak görülmesi, sonrasında yaşanacak hayal kırıklığı ihtimalini artırmakta.
Okul tercihi yapacak velilerimiz, öncelikle kendi sosyo-ekonomik durumlarını ve tercihlerini dikkate almalı. Ayrıca karar verirken çocuklarını tanımaları oldukça önemlidir. Çocuğun yetenekleri ya da eksiklerini bilmek ve sosyal-kültürel-akademik imkanları çocuğun ihtiyaçları ile örtüşen okulları tercih etmeleri önemlidir. Yani başka bir veliden ‘iyi ya da kötü’ olarak duyduğunuz bir okul sizin için söylenildiği gibi olmayabilir. Burada odaklanacağımız, öğrencimizin kişisel becerileri ya da eksikleri, ilgi alanları ve sizlerin beklenti ve tercihleridir.”
Atalay, özel okul seçerken okulun kurucu ve öğretmen kadrosunu tanıma, ders programlarını inceleme gibi hususların da dikkate alınması gerektiğini aktardı.
“Sektördeki büyümeyi olumlu buluyoruz”
Atalay eğitim alanına yapılan yatırımların, Türkiye’nin geleceği için yapılacak en değerli yatırımlar olduğuna işaret ederek, “Özel okulların eğitim alanındaki payı Milli Eğitim Bakanlığımızın da hedefi olan yüzde 15’lik orana yaklaşmalı. Biz sektördeki büyümeyi elbette olumlu buluyoruz. Özel okullara dönük ilginin artması, devletin eğitim alanındaki ekonomik yükünün azalmasını sağlayacağı gibi devlet okullarında da bir rahatlama yaratacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Atalay, özel okullar için velilere sağlanan teşvikin kaldırılmasının gündemde olduğunu anımsatarak, bu noktada özel okullara KDV indiriminin sağlanması ve teşvikin kaldırılmak yerine her özel okul öğrencisi için uygulanması görüşünde olduklarını vurguladı.
Özel okulların nicelik yönünden artışının beraberinde nitelik bakımından artışı da getirmesinin önemine dikkati çeken Atalay, şunları söyledi:
“Yeni Bakanımız Sayın Ziya Selçuk’un eğitim sektörünün içinden gelmesi ve özellikle özel eğitim-öğretim alanını yakından tanıyor olması, bizler için önemli bir avantaj. Bakanımız da öncelikli hedefleri arasına eğitimde kaliteyi artırmayı koyarak, öğretmen yetiştirme programları ile ilgili bir dizi çalışma başlattı. Bizim için de memnuniyet verici olan bu anlayış için el birliğiyle çaba göstermemiz gerekir.”
Atalay, okulları mutlaka eğitimcilerin açıp, işletmesi gerektiğinin de altını çizdi.